19/03/2008 Pazarlık yapılmasın SSGSS geri çekilsin Hükümetin SSGSS ile ilgili ikna etmeye çalıştığı sendikalar, tasarının tümden geri çekilmesini istedi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası (SSGSS) Yasa Tasarısı’nın önümüzdeki hafta Meclis gündemine geleceğini dile getirdi. Emek Platformu’nun iki saatlik iş bırakma eyleminin ardından tasarıyı geri çeken AKP’nin, bugün memur ve işçi konfederasyonları ile bir araya geleceği bildirildi. Hükümetin ‘ikna’ için emeklilik için gerekli olan ve şu an 7 bin olan prim gün sayısının, 9 bine değil 8 bine çıkarılacağını söylemesi bekleniyor. Ancak bu öneri tercih sunmaktan çok aldatma içeriyor. Çünkü emeklilik için gerekli süre her yıl 100 gün artacağı için 2018 yılına kadar emekçilerin hak kayıpları açısından da değişen bir şey olmayacak. Özellikle sağlık alanındaki hak kayıpları ise yasanın çıkmasının hemen ardından başlayacak. Emek Platformu’nu oluşturan örgütler ve bağlı sendikalar ise yasa ile ilgili pazarlığı kabul etmeyeceklerini ve tasarının geri çekilmesini istediler. Yasa Meclis’e gelecek Türk-İş ve Hak-İş’in Ankara Plaza Otel’de ortaklaşa düzenlediği “Medya Örgütlenmesi Yoluyla Çocuk İşçiliğine Karşı Farkındalık Geliştirme Projesi” tanıtım toplantısı öncesinde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Çalışma Bakanı Faruk Çelik, tasarının büyük ihtimalle önümüzdeki hafta Meclis gündemine gelebileceğini söyledi. Yapılan eylemlerden sonra, yasada 65 yaş ve 9 bin gün prim gibi konularda değişiklik öngörülüp öngörülmediği yönündeki bir soru üzerine Bakan Çelik, “Eylem yaparsanız değişiklik yaparız gibi bir sözüm hiç olmadı” diye konuştu. Tasarıda herhangi bir esneme olup olmadığının sorulması üzerine de “Esneme yok. Esneme değil, olan şey şu: Sosyal taraflara dedik ki ‘Hepimizi ilgilendiren bir düzenleme, oturup konuşalım’. Bu konuşmada yasa yürürlüğe girene kadar olacak değerlendirmelerdir” dedi. Emeklilik yaşı ve prim gün sayısında düşme olup olmayacağı yönündeki bir soru üzerine de Çelik, sosyal taraflarla konuşmadan bu konuda konuşmayacağını ifade etti. Öte yandan, tasarıya ilişkin bugün öğleden önce memur konfederasyonları, öğleden sonra da işçi konfederasyonları ile bakanlıkta bir görüşmenin yapılması bekleniyor. Temeli aynı Bakan Faruk Çelik, bu görüşmelerin hatırlatılması üzerine, bu haftayı tasarıya ilişkin diyalogla geçireceklerini söyledi. Bakan Çelik başka bir soru üzerine de “Temel parametreleri kaldıralım, o zaman adı reform değil, efor olur, boşa efor olur” diye konuştu. Sosyal taraflarla aralarında sorun varmış gibi gösterilmesini doğru bulmadığını belirten Çelik, “Zaten sürekli görüşüyoruz. Aramızda sorun yok tabii... Sosyal taraflar bizim ortaklarımız, talepleri olabilir. Bunlar bir yerde örtüştürülecek” diye konuştu. Projenin açılışında konuşan Hak-İş Genel Başkanı Salim Uslu, SSGSS tasarısında kız çocuklarına yapılan evlenme yardımının 24 aydan 1 yıla düşürülmesini ve erkek çocukların kapsam dışına çıkarılmasını eleştirdi. Uslu, 18 yaşına kadar olan çocukların GSS kapsamına alınmasını ve diş tedavi ve protezleri için katılım payı alınmayacak olmasını ise olumlu buldu. Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu da iki saatlik çalışmama eylemlerinin büyük bir destekle, halkın da desteği ile sonuçlandığını, Bakan Çelik’in yeniden değerlendirme çağrılarını da olumlu bulduklarını söyledi. (İŞÇİ SENDİKA SERVİSİ) Emek Platformu’nun karşı çıktığı 19 madde Emek Platformu’nu oluşturan emek örgütlerinin karşı çıkarak “Sosyal güvenlik hakları açısından yarınları tamamıyla güvencesiz bırakan ve amaçlanan norm ve standart birliğini çalışanların aleyhine daha da bozan bu düzenlemeyi kabul etmemiz mümkün değildir” dediği SSGSS’nin içeriği şöyle: * Bugün, emeklilik için kadınlarda 58, erkeklerde 60 olan yaş sınırı kademeli olarak kadın ve erkeklerde 65’e, prim gün sayısı 7 binden 9 bine yükseltilmektedir. * Halen fiili hizmet zammından yararlanan çalışanların bu hakları bazı sektörlerde ellerinden alınmaktadır. * Malullük ve ölüm aylığı hak etmek için aranan 5 yıllık hizmet süresi 10 yıla, 900 günlük prim gün sayısı ise 1800 güne yükseltilmektedir. * Aylık bağlama oranı her 360 prim gün sayısı için yüzde 2’ye indirilmektedir. * Emekli aylıklarının hesaplanmasına ilişkin kazançların güncel erimesinde kullanılacak katsayının belirlenmesinde gelişme hızının (refah payının) yüzde 100’ü yerine, yüzde 30’u dikkate alınacaktır. * İş kazası ve meslek hastalığı sonucu yüzde 25 ve daha yüksek oranda sakat kalan çalışanlara bağlanan sürekli iş göremezlik gelirinin alt sınırı kaldırılmaktadır. * Alt sınır aylığı düşürüldüğünden, özellikle mevsimlik, geçici süreli ve yarı zamanlı çalışanlar, daha az aylık almakla karşı karşıya kalabilecektir. * Çalışan ve ölüm geliri-aylığı alan çocuksuz dul eş aylığı, yüzde 75’ten yüzde 50’ye düşürülmektedir. * Emekli aylıklarının yükseltilmesinde yalnızca enflasyon oranındaki artış dikkate alınacağından, emekli, dul ve yetimlere refahtan pay verilmemektedir. * Asgari ücretin üçte biri tutarında, altı ay süreyle verilmesi kabul edilen süt emzirme yardımı, bir defaya mahsus olarak düzenlenmektedir. * Asgari ücretin üç katı tutarında verilmesi kabul edilen cenaze yardımı, bir asgari ücret tutarına indirilmektedir. * Yetim kız çocukları için ödenmekte olan evlenme yardımı (çeyiz parası) yetim aylığının 24 katı tutarından 12 katına düşürülmektedir. * Çalışanlar ile emekli, dul ve yetimlerin yararlanacakları sağlık hizmetlerine ilişkin tedavi yöntemleri, ilaç ve tıbbi malzemelerin miktar ve sürelerinin belirlenme yetkisi kurum yönetimine bırakılarak belirsizlik yaratılmaktadır. * Diş protezlerine yaş sınırı getirilerek 18 yaşını doldurmamış veya 45 yaşından gün almamış kişiler protez bedelinin yüzde 50’sini cepten ödeyecektir. * Çalışanlar ile emekli dul ve yetimler, özel hastanelerden yararlanmak için sağlık hizmeti bedelinin yüzde 20’sini cepten ödeyecektir. * Sosyal Güvenlik Kurumu’nun oluşturacağı bir komisyonun belirleyeceği tedavi yöntemleri dışındakilere, üç katına kadar fark ücreti ödenmesi öngörülmektedir. * Muayene ve tedaviler için şimdilik 2 YTL; protez, ortez ve ilaç bedelleri için yüzde 10 ve yüzde 20 oranında değişen oranlarda katılım payı ödenecektir. * Çalışması sona eren sigortalılardan, önceki yıl içinde 90 gün prim ödeyenlerin kendileri, 120 gün prim ödeyenlerin ise kendileri ile birlikte bakmakla yükümlü olduğu kişilerin, 6 ay süreyle sağlık yardımlarından yararlanma hakkı kaldırılmaktadır. * Genel Sağlık Sigortası primlerini devletin ödeyeceği kişiler için asgari ücretin üçte biri olarak belirlenen yoksulluk sınırı, nasıl elde edildiğine bakılmaksızın hanenin tüm gelirlerini dikkate alacağından, toplumun büyük bir bölümü sağlık sigortası primi ödemekle yükümlü tutulacaktır. Kararlılık çağrısı Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu: Hükümetin başı biraz belada. Son yaptığımız eylemle önemli bir muhalefetin olduğunu gördüler. Yargıtay’ın açtığı davanın ardından hükmet, toplumun birçok kesimiyle kavgalı olduğu için, emekçilerle kavgasını askıya almaya çalışıyor gibi görünüyor. Tabii bunu da küçük bir makyajla geçiştirmeye çalışacak gibi görünüyor. Örneğin emeklilik prim gün sayısının 9 binden 8 bine indirilmesi gibi. Burada bir uzlaşma arayışı içinde gibi görünüp toplumun gözünde girişimlerini meşrulaştırmaya çalışıyorlar. Ama görüşmelerle birlikte yasada çok değişiklik olacağını düşünmüyorum. Çünkü bu yasa kendi projeleri değil. Uluslararası finans kurumlarının hükümetin önüne koyduğu reçetenin bir parçası bu yasa. Tabii AKP bunun uygulanması için her türlü yolu deneyecek. Ve karşısında böyle bir muhalefet olunca istediği gibi yapamıyor. Biz baştan beri söylüyoruz. Bu yasa ile birlikte emekçilerin birçok sosyal hakkı gasp ediliyor. Bizim talebimiz yasanın tamamen geri çekilmesi, insanların sağlık ve sosyal güvenlik hakkının güvencede olduğu bir sistemin toplumsal mutabakat çerçevesinde oluşturulması. Çünkü biz bugünkü sistemin de iyi olduğunu söylemiyoruz. Hükümet şimdilik geri adım atmış gibi görünüyor. Küçük değişikliklerle anlaşılırsa ileride eli rahatladığında saldırıları devam edecek ve halka ‘Sivil toplum kuruluşları ile görüştük’ diyecek ve yaptığı işi meşrulaştırmaya çalışacak. Dolayısıyla hiçbir emek örgütünün bu tuzağa düşmemesi gerekiyor. Küçük değişiklikleri asla kabul etmeyerek, bütün emek örgütlerinin tam katılımı ile bu konuda genel bir mutabakat sağlandıktan sonra görüşmelerin başlaması gerekiyor. TTB Genel Başkanı Gençay Gürsoy: Süreci ciddiyetle takip ediyoruz. Görüşmelerin Türk-İş ve Hak-İş çerçevesinde kalmaması gerekiyor. Emek Platformu’nun 17 bileşeni var. Bütün kararlar ortak görüşmelerle alınmıştır. Hükümetle görüşmelerin de bütün bu kurumların katılımıyla ortak yapılması gerekir. Bu konu, ikili görüşmelerle ve makyaj kararlarla geçiştirilmemeli. Aksi takdirde çok daha geniş tepki doğar. Şu an yasanın alelacele görüşülüp, bazı değişiklikler yapılarak tekrar gündeme gelmesi izlenimi var. Doğru olan yasanın tamamen geri çekilip teker teker yeniden görüşülüp bir sonuca varılmasıdır. Durum itibariyle Genel Sağlık Sigortası konusunda hiçbir adım atılmadığı izlenimi doğuyor, SSGSS’deki değişiklik kısa zamana sıkıştırılacak bir şey değil. Bu işi aceleye getirmemek gerekiyor. Özellikle emeklilik gün sayısı ve benzer maddelerde bazı değişikliklerle yetinilmemeli. Emeklilik prim gün sayısının 9 bin günden 8 bin güne düşürüleceği konuşuluyor. Tartışılması ve yeniden düzenlenmesi gereken çok sayıda madde var. SSGSS değişse bile geniş anlamda baktığımızda ‘Sağlıkta Dönüşüm’ programının olduğu gibi kalması durumunda sağlık alanında çok sayıda sorun olacaktır. Deri-İş Genel Başkanı Musa Servi: Konfederasyonların daha önce aldıkları kararlara uymalarını bekliyoruz. Özellikle prim gün sayısı, emeklilik yaşı, emekli aylıkları ve sağlık konuları bizim için vazgeçilmezdir. Toplumda yasaya karşı iyi bir duyarlılık oluştu. Biz IMF’nin istediği bir yasanın çıkmasını istemiyoruz. Bu yüzden esnememeli ve kararlı bir şekilde yasaya karşı durmalıyız. Hakları korumanın yolu mücadele etmekten geçer. Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız: Prim gün sayısının 8 bin güne indirilmesi konusunda yürütülecek bir pazarlığın tarafı değiliz. Bu konuda Türk-İş’in alacağı tutuma tam destek vereceğiz. Anayasa Mahkemesi’nin iptal gerekçeleri ortadan kalkmadı. Kamu çalışanlarının bu tasarının içinden çıkması gerekmektedir. Bu talebimizde ısrarcı olacağız.